ShareThis

11 Ocak 2013 Cuma

Mimari Yapılanmalarda Yeni Trend: Eco House



Gelişen dünyada her geçen gün birçok şey farklılaşmaya başladı. Tüketim, alışkanlıklar, kolaylıklar, kaynağa hızlı erişim gibi talepler ve faaliyetler, insanların yaşam standartlarını ve kalitesini belirlemeye başlayan değişkenlerden yalnızca bir kaçı. Diğer bir taraftan bu taleplerin karşılanması adına harcanan eforun, çevreye etkileri de rahatsız edici bir hal alma yolunda ilerliyor.

Bir bakıma bunlara bir çözüm olarak sürdürülebilir kaynak kullanımı temeline dayandırılmış bir kavram ortaya çıktı, Eco House. Adından da anlaşılabileceği gibi ekolojik düzene yandaş ortamlarda yaşama olanağı sunabilecek yapılanma olgusudur aslında. 2000 lerde ortaya çıkan ve hızlı bir yükseliş ve kabullenme ivmesi gösteren bu kavram ve uygulama, kişilere çevre dostu ve doğal bir yaşam alanında hayatlarını sürdürebilme olanağı sunmaktadır.
Bu yapılanmalar
  • Eğimli arazilerde kullanılabilmekte.
  • Yalıtımlarının iyi olabilmesinden kaynaklı havayı içerde tutma adına son derece etkili.
  • Yapıların içinde doğal bir hava sirkülasyonu ve doğal aydınlanma sağlayabilmekte.
  • Yapımında geri dönüşümü mümkün (kerpiç, saman) malzemelerin kullanılabilmesine olanak sağlamakta.
  • Fotovoltaik ve solar paneller yardımıyla ihtiyaç duyulan enerjiyi üretebilmekte.
  • Bünyesinde bulunabilen tanklar sayesinde suyu depolayabilme imkânı sunabilmektedir.

Eco Houselar, kullanıldığı malzeme açısından standartlar yapılardan farklı bir duruş sergiler. Geri dönüşümlü ve ağırlıklı olarak kompozit materyal kullanımı, bunları temin etme konusunda faaliyet gösteren firmaların veya firmalar içinde bir işkollarının oluşumasına sebep olmuştur. Günümüzde sadece söz konusu yapıların inşası için malzeme üretimi yapan firmalar dahi bulunmaktadır.

İsminde “House“ olmasından kaynaklı Eco House ları sadece bir bina veya ev olarak algılanmaması gerekmektedir aslında. Zira mimari yapılanmasının yanı sıra, bünyesinde kendisine ait bir felsefeyi ve tarzı barındıran bir yaklaşımdır. Mevcut şehir merkezlerinde bulunan bazı yapılar bu felsefeye uygun restore edilmeye başlandı bile. Kişiler bütünsel olarak olmasa da kısmen bu yaklaşımın bir ucundan yakalamaya çalışmakta. Yaklaşımın totalde etkilerini, evsel atıkların azaltılması, enerjinin ve suyun tasarruflu kullanılması ve çevreye duyarlılığın artırarak kaynakların sürdürülebilirliğini sağlaması şeklinde sayabiliriz.

Çevre bilincinin her geçen gün artması veya diğer bir deyişle artması gerekliliği, insanları bu tarz uygulamalara itmekte.  Zira çevreye verdiğimiz zararlar artık göz ardı edilemez bir hale gelmiştir. Dolayısıyla da enerjinin, suyun, sağlıklı yaşam alanlarının, korunması ve kullanılmasın noktasında herkesin sahip üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekmektedir.




Kaynaklar:




0 yorum: