Projeler her zaman insan kaynaklarının yokluğunu çekerler. Bir proje yöneticisinin görevi bu kısıtları en iyi şekilde yöneterek en azından elindekinin değerini bilmektir.
“Motivasyonunu sağlayamadığınız çalışanlar
sizi ya yolun ortasında bırakacaktır ya da yolun sonunda başarısız bir işi
paylaşmak durumunda bırakacaktır”.
Bunu
engellemek doğru iletişim ve insan kaynakları yönetiminden geçiyor. İletişimin
bir proje yöneticisinin %90’lık vaktini harcadığı bilinmekte. Peki, siz
vaktinizin ne kadarını iletişim için harcıyorsunuz? İletişim dediğimiz zaman
tabii ki sadece çalışanlarla iletişim olarak anlamamak gerekiyor, bunun yanında
proje ile ilgili bütün paydaşlarla iletişimi göz önünde bulundurmamız
gerekiyor. Ama yanındaki ile iletişim kuramıyorken dış paydaşlarla verimli bir
etkileşim içine girmeye çalışmakta boşa bir çaba gibi gözükmüyor mu size?
Kuşkusuz,
bir firmanın başarısında proje yönetim süreçleri ve ölçümleri, en önemli başarı
yapı taşlarını oluşturuyor. Her ne kadar proje yönetiminin bütün süreçlerini
işleyemeyecek olsak da, bir proje yöneticisinin ana işi olan insan kaynakları
ve iletişim yönetimi süreçlerini ele alarak genel olarak tekrarladığımız ve
farkına bile varmadığımız yanlışlarımızın altını çizmek istiyoruz.
“Her bireyin beklentileri
faklıdır, beklentileri yönetin.”
Farklı
kültürler, farklı davranış yapıları ve birçok iç ve dış faktörlerle
karşımızdakilerden ayrılıyoruz. Zaten böyle olmasaydı, yönetmemiz gereken
iletişim sorunları olgusu da olmayacaktı. İletişim yönetiminin en önemli
adımlarından biri paydaşların beklentilerini ve ihtiyaçlarını kazan-kazan
prensibine göre ortak bir hedefte toplayabilmekten geçiyor. Bir yönetici olarak
girdiğiniz bu arenada en güçlü silahlarınızın başında liderlik, güvenilirlik ve
doğru mesajı iletme gücünüz geliyor.
Ancak
işinizi kolaylaştıracak birçok yaklaşım da var. Mesela çalışanların firma
içindeki rol ve sorumluluklarını bilmemesi firmalarımızda sıklıkla
karşılaştığımız bir sorundur. Proje yöneticisi olarak takım üyelerinizin ve
diğer paydaşların sorumluluklarını açıkça belirtmeniz ve bir rol ve sorumluluk
tablosu oluşturmanız gerekir. Unutmayın sorumluluğundan fazla iş yaptığını veya
takım arkadaşlarının ne iş yaptığını ve hatta ne iş yapacağını bilmeyen bir
çalışan sizin için en büyük risklerden biridir. Her ne kadar bunun sonucunda
problem çıkaran çalışanınız gibi gözükse de sorunun kök nedeni sizsiniz!
Çalışanlarınızın yapabilirliklerine göre doğru görevlendirme hem proje
başarınızı sağlayacak hem de takımınızın kendisini başarılı hissetmesini
sağlayarak motivasyonlarını arttıracaktır.
Daha önce
belirttiğim kazan – kazan prensibi her ne kadar tarafların bir şeylerden vazgeçmeden
elde edebileceği bir çözüm yöntemi olarak gözükmese de, tarafların
beklentilerinin farklı olduğunu unutmamak gerekiyor. Farklı beklentileri
karşılamak için getirilen çözümler, her iki tarafında kazanmasını
sağlayacaktır.
“Doğru yaklaşımla en iyi çözüme
ulaşın”
Peki,
yaşanılan sorunlara karşı sorun çözüm yaklaşımımız nasıl olmalı. Bunu
söyleyebilmek için öncelikle kısaca genel yaklaşımları öğrenelim.
1. Karşılıklı
Görüşme Yaklaşımı: En çok tercih edilen yöntemdir. Bu yöntem,
problemin kaynağını belirlemeyi ve en iyi çözümü bulmayı amaçlar. Taraflar
arasında bir güven bağının olması gerekir. Kazan – Kazan çözümlere bir
örnektir.
2. Uzlaşma
Yaklaşımı: Bir verme – alma yaklaşımıdır. Her iki tarafta bir şeylerden
vazgeçmek durumunda kalır. Zamanın kısıtlı olduğu durumlarda kullanılsa da
genel olarak tarafları memnun etmez.
3. Zorlama Yaklaşımı:
Konumunuzdan aldığınız gücünüzü kullanarak çözümü kendinizin belirlemesidir.
Sizin için kazanç karşı taraf için kaybetme durumudur. Takım üyeleri için
motivasyon ve moral kaybı nedenidir. Buna rağmen, zamanın olmadığı ve acil
durumlarda gerekli olabilir.
4. Yumuşatma
Yaklaşımı: Olayın hep pozitif yönünü görerek problemden kaçınmak. Zaman
kazanmak için kullanılan bir yöntemdir.
5. Görmezden
Gelme Yaklaşımı: Çekilme ve problemden saklanma yöntemidir. Bir
çözüm yaklaşımı olarak görülmemelidir.
6. İşbirliği
Yaklaşımı: Çözüme proje takımını da ekleyerek değişik bakış açılarını da dikkate
alarak çözüme ulaşmaktır. Herkesin kazandığı en iyi yöntemdir.
Proje yöneticisinin
tek bir yaklaşımı kullanması kısıtlar nedeniyle mümkün gözükmese de doğru
yaklaşım ile takımınızın ve projenizin karşılaştığı problemleri minimum zarar
ve maksimum fayda ile yönetebilirsiniz. Şimdi sizden beklenen kendinizi ele
alarak kendi kullandığınız yöntemlerin doğru olup olmadığını saptamaktır.
Burada takım üyelerinin ve paydaşların memnuniyeti sağlamak için kullanılması
gereken yaklaşımı sıralayacak olursak;
1)
İşbirliği yaklaşımı,
2)
Karşılıklı Görüşme yaklaşımı olarak belirtilebilir.
Diğer yaklaşımlardan
özellikle uzak durulması gereken yaklaşımlar ise;
1) Zorlama
Yaklaşımı,
2)
Görmezden Gelme Yaklaşımı olarak belirtilebilir.
Bu iki
yaklaşımda hem takımınızın motivasyonunu hem de moralini bozacaktır. Özellikle “Görmezden
Gelme Yaklaşımı” problemlerin büyümesine ve yayılmasına neden
olacaktır.
Takımınız
ile motive bir şekilde çalışmak istiyorsanız yapmanız gerekenler, rollerini ve
sorumluluklarını belirlerken yaşadıkları sorunları da katılımcı bir yaklaşımla,
sorunun kaynağına inerek çözmektir. Tabii planlamanızın sürdürülebilir olması
için “Tanıma
ve Ödüllendirme Yönetimini” de eklemeniz gerekiyor.
“Farkında olduğunuzu gösterin”
Takım üyeleri
her zaman için yaptıklarının ve başarılarının yöneticileri tarafından farkına
varılmasını ister. Organizasyonlarımız ne yazık ki sadece sonuçlara odaklanarak
karın veya kriterlerin sağlanması ile ilgilenmekteler. Oysa bunları başaran ve
başarının sürdürülebilir olmasında katkı koyan takım üyelerinin takip edilip
bunların fark edilmesi ve ödüllendirilmesi hem proje verimliliğini
arttıracaktır hem de çalışan motivasyonunun korunmasını sağlayacaktır.
Özellikle
beyaz yaka veya eğitim seviyesi yüksek takım arkadaşları ile çalışıyorsanız
odaklanmanız gereken nokta her zaman için para değildir.
Maslow’ un
“İhtiyaçların Hiyerarşisi” teorisinde de bahsettiği gibi insanlar katkı koymak
ve özelliklerini kullanabilmek için çalışırlar. Oluşturmuş olduğu hiyerarşi
piramidi çalışanlarınızı motive etmekte size yol gösterecektir.
Unutmayın,
sizin göreviniz takımınızı birlik içinde tutmak ve motivasyonu yüksek olarak çalışmasını
sürdürmesini sağlamaktır!
0 yorum:
Yorum Gönder